Osmanlıca kelimeler acayip keyif veriyor bana. Sanırım kelimelerin uzaması ve Türkçe düşününce o kelimelerin daha farklı şeyler düşündürmesinden kaynaklanıyor. '
Derdiser'i söylemişti Cey; sorun, bela demekmiş. Bende uyandırdığı his ise tüm dertleri tasaları seriyorsun ortaya, kurtuluyosun hepsinden. Sanki arkadaşına anlatıyosun da için ferahlıyor ve buna derdiser deniyor, gibi...
Amerikalıların her kelimeyi kısaltmaya gayret etmesini de anlamıyorum. Bakınız; R.I.P ; (Rest in peace) huzur içinde uyu'nun kısaltılmışıymış. Filmlerde mezar taşında hep bu yazar ya. Bakınız; NY ya da kişi adları. Edward olmuş Ed, Timothy olmuş Tim. Veyahut yeni bir ürüne isim bulma çabasında kısa bir isim yaratamayıp baş harflerini almışlar PC'de olduğu gibi. Bu kadar mı az zamanınız var bilader, konuşun uzun uzun! :)
Bu hafta duyduğum ve çok sevdiğim osmanlıca kelime ise
heft. Kendileri yedi demekmiş ve işin güzel yanı hafta kelimesi de oradan geliyormuş.
Yedi güzel rakamdır yahu zaten, çok severim, nedenleri de.. çok yakında:)

ps. Ortaçgil Memurun Şarkısı acayip güzeldir, haftanın şarkısıdır, dinlenilesidir.
"bir meyvanın çekirdeği gibi saçılmışız öyle derler
oysa hayat meyvadan değil çekirdekten çıkar" :)